Elalem Uzayda, KKTC Taş Devrinde.
Konvansiyonel Bankacılık Bitiyor, Altın, Kripto ve Dolar Sonrası Düzende Sessiz Para Mimarisinin İnşası Devam Ediyor
Dünya para sistemi uzun süredir yalnızca faiz, bütçe ve büyüme tartışmalarından ibaret değildir. Son iki yılda hızlanan iki ayrı hat, altının yeniden değer kazanması ve kriptonun hukuki zemine oturtulması uzun vadeli finansal bir mimari değişime işaret ediyor.
Bu değişim kimin parasına güveniyoruz sorusunu yeniden gündeme getirirken devletlerin bilançosundan hane halkının yastık altı birikimlerine bankacılık ürünlerinden dijital cüzdanlara kadar pek çok alanı aynı anda etkiliyor.
Kuzey Kıbrısta Durum…
Kripto Endüstrisi Malta Devletinde Olduğu Gibi, Bu Ülkede Gelirin Kralı Olabilecekken, Başbakanlıkta Görev Yaptığım Dönemde Anlattıklarımı Anlayacak Muhatap Bulamadım.
Ekonomi Bakanlığında ve Maliye Bakanlığında da Bu Muhatapları Bulamadım.
Bu Endüstri Teknik Bir Konudur.
Bu Nedenle Bu Ülkede, Sermaye Piyasalarını Kurmak İddamdan da Vazgeçiyorum.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde Kasaba Tipi Vizyonsuz Siyasetinin Finansal ve Ekonomi Durumu İle Benim Aramda Taş Devri İle 21. yy Farkı Vardır.
Bu Nedenle, Konvansiyonel Şekilde Bütçeyi Ayakta Tutmaya Çalışan Hükümete ve Muhalefe de Başarılar Dilerim.
Gelelim Kendimiz İçin Neler Yapabileceğimize, Dünyada Neler Oluyor...
ABD’de Rota Düzeltmesi Stablecoin Çerçevesi, CBDC’ye Mesafe Var,
ABD’de 2025 yazından itibaren stablecoin’leri lisanslayan ve rezerv ilkelerini belirleyen düzenleme adımları kriptonun gölge alan olmaktan çıkıp finansal sistemin parçasına dönüşmesine kapı araladı.
Doların küresel hakimiyetini regüle edilmiş dolar tabanlı dijital para araçlarıyla stablecoin genişletmek ana hedeftir.
Amerikan Merkez Bankası dijital parası CBDC konusunda mesafeli durup kamunun değil piyasanın üreteceği dolar türevlerini lisanslı özel sektör stablecoin’leri öne çıkarmıştır.
Bu iki tercih birlikte okunduğunda Washington’un dijital dolar fikrini tamamen terk etmeden onu merkeziyetçi bir CBDC yerine lisanslı stablecoin ekosistemi üzerinden yaşatmayı planladığı görüyoruz.
Diğer bir ifadeyle doların programlanabilir versiyonunu kamusal bir tekilleştirme yerine çoklu özel aktörler eliyle yaygınlaştırmak hedefleniyor
Stratejik Bitcoin söylemi Rezerv varlık tartışmasının yeni yüzüdür.
ABD’de devlete intikal eden Bitcoin’lerin satılmayıp elde tutulması ve stratejik rezerv söylemi Bitcoini altın benzeri bir rezerv varlık kategorisine yaklaştıran sembolik bir eşik yaratmıştır.
BU ADIM BİR YANDAN KRİPTOYU KRİMİNALİZE EDEN EDVLET İMAJINI TÖRPÜLERKEN DİĞER YANDAN DOLAR SİSTEMİNİN ÇOK VARLIKLI BİR TEMELE EVRİLEBİLECEĞİNİN İŞARET FİŞEĞİ OLDU.
Altın, Hazine tahvilleri lisanslı stablecoin’ler ve belirli kripto varlıklar yan yana yürüyor.
Kağıt Altın karşısında Token Altın İade edilebilirlik kıyasının geri dönüşümüne bakalım,
Sistemin kırılma noktası altın tarafında belirginleşiyor. Bugün küresel altın piyasasında önemli bir bölüm kağıt altın üzerinden işliyor yani sertifikalar ve türev ürünler fiziksel altınla birebir ve anlık bir iade edilebilirlik garantisi taşımayabiliyor.
Buna karşılık fiziksel altın karşılığında basılan tokenlar tokenized gold mantıken şu vaadi öne çıkarıyor. Elindeki 1 birim token depoda duran 1 birim fiziksel altına bire bir çevrilebilir.
Bu söz 19 yüzyılın kağıdı getir altını al prensibini dijital çağda geri çağırıyor.
Eğer piyasa algısı kağıt altın ile iade edilebilirse token altın arasında net bir kalite farkı görürse talep dengesi hızla değişebilir.
Bu hem bankacılığın altın türevli ürünlerini yeniden tasarlamaya zorlar hem de depolama denetim gözetim zincirlerinde şeffaflık standartlarını yükseltir
Dolar sonrası dünyayı altın mı yoksa tokenizasyon mu taşıyacak, yaşayıp göreceğiz.
Bir başka tartışma dolar çöker mi sorusuna takılı kalmak yerine paranın ölçü biriminin ne olacağı etrafında dönüyor. Doların ağırlığı azalsa bile işlemler altın cinsinden ya da altın emtia referanslı tokenlar üzerinden fiyatlanırsa doların esamesi okunmuyor algısı doğabilir.
Bu senaryoda bile dolar ortadan kalkmaz ancak birincil referans rolünü giderek emtia temelli iade edilebilir dijital enstrümanlara bırakabilir.
Küresel fon yöneticilerinin enerji maden ve metal tokenizasyonuna ilgisi de bu çok varlıklı düzenin ayak sesidir.
Türkiye’nin özel konumu resmi rezerv ve yastık altı potansiyeli muazzamdır.
Türkiye’nin resmi rezervlerinde 600 ton altın bulunması onu dünyada üst sıralarda tutuyor. Asıl potansiyel ise yastık altında, YASTIK ALTINDA 5000 TON ALTIN OLDUĞU TAHMİN EDİLİYOR.
İstanbul’da Garanti BBVA Yatırımda Yönetici Olduğum Dönemde Bu Potansiyele Bizzat Yerinde Şahit Oldum.
Türkiye’de Yastık Altı Altınla İlgili resmi ve doğrulanmış bir veri yok tahmin aralığı geniş ancak tek başına şu olgu önemlidir, Türkiye’de altın güven aracıdır, Tasarruf sahiplerinin kültürel olarak altına meyilli olması tokenizasyonun doğru tasarlanması halinde bizlere finansallaştırılabilir bir kaldıraç sunuyor.
Buradaki kilit tasarım ilkeleri nelerdir …
İlk olarak birebir iade garantisi Token eşittir depodaki gram eşitliği bağımsız gözetimle periyodik ispat “proof of reserves” gerektirir.
Şeffaf rezerv mimarisi Depo yeri sigorta kapsamı hukuki yargı yetkisi tasfiye prosedürleri baştan yazılmalıdır.
Güven köprüleri katılımı artırmak için bankalar katılım finansı kıymetli maden aracı kurumları teknoloji sağlayıcıları arasında net bir rol paylaşımı kurulmalıdır
İtibar ve maliyet ihraççıların itibar derecelendirmesi saklama işlem ücretlerinin tavanları ve tüketiciyi koruma mekanizmaları çerçeveye bağlanmalıdır
Doğru kurgulanırsa Türkiye altınını satmadan ekonomiye kazandırma hedefini gönüllülük esaslı vergisel tarafsız düşük sürtünmeli dijital enstrümanlarla destekleyebilir.
Tersine zayıf bir tasarım özellikle iade ve gözetimde gri alanlar büyük bir fırsatı itibarsızlaştırır
SİYASET ÜSTÜ TEKNİK BİR ÇERÇEVE İHTİYACI VARDIR.
Türkiye’deki bütün gelişmeler partilerin siyasetine sıkıştırılamayacak kadar teknik ve uzun vadeli iyi bir çerçeve altını sisteme çekelim popülizmine kapılmadan mülkiyeti vatandaşta bırakan zorunlu dönüşümler yerine isteğe bağlı kademeli ve teşvikle ilerleyen etik hassasiyetleri gözeten ve spekülatif köpükleri sınırlayan kamu ile özel sektör arasında rekabete açık ama denetime kapalı olmayan bir denge kuran bir tasarım ister.
Yeni para düzeni, tek bir cevaba indirgenmeyecektir…
Altın hem tarihsel güvenin hem de yeni dijital katmanın teminat diline yeniden dönmektedir. Kripto ekosistemi ise aracıları azaltan mülkiyeti cebe indiren yapısıyla bu dönüşüme hız katmaktadır.
Doların yerini tek bir varlık almayacaktır, Tersine lisanslı stablecoinler fiziksel altın destekli tokenlar enerji ve kıymetli maden tokenizasyonu ve belirli ölçüde Bitcoinin rezerv rolü yan yana yaşayacaktır.
Türkiye açısından ödev açıktır, güvenilir iade mekanizması, bağımsız gözetim şeffaflık ve iyi kurgulanmış teşvik mimarisi ile yastık altı altının ekonomik değeri sahibi elindeyken dijital ve denetlenebilir hale getirilebilir.
Bu yalnızca finansal mühendislik değil toplumsal güven sözleşmesinin de yeniden yazılması demektir.
Çünkü para nihayetinde bir güven protokolüdür hangi kılığa girerse girsin.