Arıklı, paylaşımına “Tufan Erhürman’a cevabımdır” başlığıyla başlayarak, Erhürman’ın bir televizyon programında söylediği “Müzakerecilik görevi Cumhurbaşkanına aittir. Bağımsızlık Bildirgesi ve Cumhurbaşkanlığı yetkileri ortada iken Arıklı’nın sözlerini ciddiye almam” ifadelerine tepki gösterdi.
Arıklı, şu ifadeleri kullandı:
“Keşke bu sözleri bir akademisyen olarak, CTP ve BDH’nin 2003’te ‘Denktaş’ı müzakerecilikten alacağız’ diye propaganda yaptığı dönemde de söyleseydi. Diyemezdi, çünkü Anayasa Cumhurbaşkanına böyle bir görev yüklemiyordu.”
Tartışmanın kişisel olmadığını vurgulayan Arıklı, konunun “teorik bir değerlendirme” olduğunu belirtti.
Anayasa’nın 102. maddesine dikkat çeken Arıklı, şu açıklamalarda bulundu:
“Cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini belirleyen 102. maddenin hiçbir fıkrasında dış politika ve müzakere görevi yer almıyor. Bu görev, 47/1985 sayılı yasa ile Dışişleri Bakanına verilmiştir.”
Arıklı, Cumhurbaşkanının müzakerecilik görevine ilişkin tarihsel süreci de özetleyerek, görevin Rauf Denktaş’ın Meclis onayıyla yürütülmeye başlandığını hatırlattı:
“Denktaş, 1998’de Meclisten resmen müzakereci olarak görevlendirilmesini talep etti ve bu görev 18 Aralık 1998’de Meclis tarafından verildi. 2003’te muhalefet bu görevin geri alınması için kampanya yürüttü ancak Ankara’nın araya girmesiyle Denktaş görevine devam etti.”
Arıklı, paylaşımının sonunda Erhürman’a şu soruyu yöneltti:
“Sayın Erhürman, lütfen söyleyin, Anayasa’nın hangi maddesi Cumhurbaşkanına otomatik olarak bu görevi veriyor?”
