Erhürman, Fransa’daki bir mahkemenin, Avrupa hukukunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde uygulanmaması ve askıda olması gerekçesiyle, ülkemizde yatırımları bulunan ve Avrupa Yakalama Müzekkeresi kapsamında Güney Kıbrıs’a iadesi talep edilen bir kişinin iadesini reddettiğini hatırlattı. Söz konusu kararın bir süredir yakından takip edilen ve beklenen bir gelişme olduğunu ifade etti.
Kıbrıs’taki mülkiyet sorununun, kapsamlı çözüm müzakerelerinin altı temel başlığından biri olduğunu vurgulayan Erhürman, Taşınmaz Mal Komisyonu’nun, çözüm bulunana kadar mülkiyet hakkına ilişkin taleplerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde değerlendirilmesi amacıyla oluşturulmuş, etkili bir iç hukuk yolu olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erhürman, çözümsüzlükten kaynaklanan sorunların bedelinin tek tek bireylere ödetilmeye çalışılmasının ve Kıbrıs sorununun bir parçası olan mülkiyet meselesinin, kişilerin bireysel eylem ve işlemlerinden doğan bir sorun gibi ele alınmasının doğru olmadığını belirtti.
Açıklamasında geleceğe dair temennisini de dile getiren Erhürman, yeni dönemde ihtiyaç duyulan çözüm iklimini olumsuz etkileyen bu tür yaklaşımlardan kaçınılması gerektiğini ifade ederek, bunların yerini güven artırıcı ve çözüm odaklı yaklaşımların almasının önemine dikkat çekti.
