Merhaba. Hassas cilt… Adı bile kulağa biraz kırılgan, biraz narin geliyor değil mi? Kimi zaman deterjan
kokusunda kızaran yanaklar, kimi zaman havadaki tozla başlayan kaşıntı… Aslında hassas cilt, bize
sürekli ben buradayım diye hatırlatan bir dost. Onu görmezden geldiğimizde kızıyor, doğru şekilde
ilgilendiğimizde ise ışıldıyor.
Peki, evimizin içinde günlük yaşamda nelere dikkat etmeliyiz? İşte birkaç küçük ama büyük etkili rutin
1. Temizlikte az, öz ve nazik yaklaşım.
Hassas ciltler sert kimyasallardan çabucak etkilenir. Ev temizliğinde ağır kokulu ürünler yerine doğal
içerikli, mümkünse kokusuz ürünler tercih etmek çok önemlidir. Hatta eldivensiz temizlik yapmak,
hassas ciltler için adeta bir davetiye… Eldiven kullanmak, sadece ellerinizi değil, tüm cildinizin
dengesini korur.
2. Suyun sıcaklığına dikkat
Evde ellerimizi, yüzümüzü ya da vücudumuzu yıkarken sıcak suyu keyifle açarız. Ancak hassas cilt için
sıcak su, kuruluğu ve kızarıklığı tetikler. Ilık su, hem cildin doğal bariyerini korur hem de tahrişi önler.
3. Doğru havalandırma, sağlıklı cilt
Evin havası da cildimizi doğrudan etkiler. Çok kuru bir ortam hassas cildi gererken, nem oranının
dengede olması ferah bir his bırakır. Özellikle kış aylarında kaloriferin yanına bir su kabı koymak ya da
nemlendirici cihaz kullanmak büyük fark yaratır.
4. Günlük nem desteği
Evde geçirilen günlerde nasılsa makyaj yapmadım diyerek nemlendiriciyi atlamak en sık yapılan
hatalardan biridir. Oysa hassas cilt, düzenli nemlendirilmeyi bekler. Kokusuz, alerjen içermeyen hafif
formüller en iyi yol arkadaşıdır.
5. Küçük kaçamaklar pamuk yerine mikrofiber
Makyaj temizliğinde ya da günlük cilt bakımında sert pamuk pedler yerine yumuşacık mikrofiber
bezler tercih edilebilir. Böylece cilde dokunuş daha nazik, sonuç ise daha mutlu olur.
Sonuç olarak, hassas ciltlerle yaşamak zor değil. Sadece biraz özen, biraz farkındalık ve çokça sevgi
gerekiyor. Çünkü cildimiz, bize nasıl davrandığımızı hiç unutmaz.