Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sönmezoğlu, bu durumu "tripledemik" olarak adlandırarak, Covid-19'un yanı sıra unutulan influenza A (grip) ve pandemi döneminde kaybolan RSV virüsünün bir arada görüldüğünü belirtiyor.

Prof. Dr. Sönmezoğlu, 2020'de başlayan ve 2023'e kadar devam eden Covid-19 salgınının etkilerinin yeni yeni kaybolmaya başladığını ifade ederken, 2023 yılından itibaren solunum yolu enfeksiyonlarında artış yaşandığını söylüyor. Salgının ülkede ve dünyada hala etkili olduğunu ve kasım ayından itibaren özellikle solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı olarak ciddi bir hasta yoğunluğu yaşandığını belirtiyor.

Sönmezoğlu, insanların Covid-19 salgını nedeniyle evlerinde kapalı kaldıkları dönemde bağışıklıklarının düştüğünü ve bu nedenle solunum yolu enfeksiyonlarına karşı savunmasız hale geldiklerini ifade ediyor. Özellikle bağışıklık sistemine unutulan virüslerin, bağışıklığın düşük olduğu bir ortamda hızlı bir şekilde yayıldığını belirten uzman, bu durumun özellikle İstanbul ve çevre illerde ciddi bir vaka birikimine neden olduğunu söylüyor.

Tripledemik olarak adlandırılan durum, Covid-19, influenza A ve RSV virüsünün bir arada veya peş peşe görülmesi anlamına geliyor. Sönmezoğlu, bu durumun özellikle solunum yolu enfeksiyonlarının klinik tablosunu karmaşık hale getirdiğini ve hastalıkların birbirine karıştığını ifade ediyor.

Uzman, ayrıca aşının Omicron varyantından koruma sağlamadığını ve bu yeni varyantın hızla yayılan bir varyant olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, aşı olan ya da Covid-19 geçiren kişilerin de bu varyanta karşı bağışıklığın zayıf olduğunu vurguluyor.

Son olarak, riskli gruplardaki kişilere özellikle dikkat çeken Prof. Dr. Sönmezoğlu, 5 yaş altındaki çocuklar, 65 yaş üstündeki bireyler ve bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullananların daha ağır seyreden vakalar yaşayabileceğini ve bu kişilerin mutlaka hastaneye gitmeleri gerektiğini belirtiyor. Bu riskli grupların hastaneye başvurarak tanı almalarının önemli olduğunu ifade ediyor ve uygun tedavinin tanıya göre belirlenmesi gerektiğini vurguluyor.