KVO Danışmanlık Kurucu ortağı Yrd. Doç. Dr. Ahmet M. Karavelioğlu, “Türkiye tasarruf açığı olan bir ülke iken biz tasarruf fazlası veren bir ülkeyiz. Bu süreçte bizim kendi ekonomik gerçeklerimizi ön planda tutan bir ekonomi programı oluşturup planlı bir şekilde uygulamamız gerekir” dedi.

Ahmet M. Karavelioğlu, şunları söyledi:

Biz ekonomi politikası oluşturamayız kolaycılığına kaçmamız gerekir. Türkiye Cumhuriyeti ile aynı para birimini kullanıyor olmamız ekonomide ayrı politika oluşturamayacağımız anlamına gelmiyor. Para politikası Ekonomi politikasında kullanılan araçların sadece bir tanesi. Bizim Merkez bankamızın uyguladığı ayrı bir faiz politikası var. Örneğin bizim şu andaki politika faiz oranı %26’da ama Türkiye Cumhuriyet merkez Bankası’nın uyguladığı politika faizi % 35. Türkiye’de politika faizinin  kademeli bir şekilde yıl sonunda %40’a çıkması bekleniyor. Yani şu anda iki merkez bankasının politika faizi arasındaki fark 9 puan. Seçim sonrasında Türkiye’de enflasyonla mücadelenin daha sert bir şekilde yapılması beklentisi var. Türkiye’nin ekonomik dinamikleri ile bizim ekonomik dinamiklerimiz farklı. Türkiye tasarruf açığı olan bir ülke iken biz tasarruf fazlası veren bir ülkeyiz. Bu süreçte bizim kendi ekonomik gerçeklerimizi ön planda tutan bir ekonomi programı oluşturup planlı bir şekilde uygulamamız gerekir.