Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türkü’nün entrikalarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekmiş hafta sonu katıldığı bir etkinlikte.

Şaşırdım mı? Asla.

Çünkü günlerdir Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a son aylarda yaşanan bazı önemli hadiselerin “tesadüf” olmadığını anlatmaya çalışıyorum ısrarla.

Anlaşılan Ersin Bey “bana bir kez daha hak vermek zorunda” olduğunu kabul etmeye başlamış gözüküyor.

İçte, Sahte Reçete Operasyonu, Sahte Diploma Operasyonu, Yabancılara Mal Satışı ile ilgili yapılmak istenenler…

Dışta; İtalya'da tutuklanan Kıbrıslı Türk Avukat Akan Kürşat'ın Güney Kıbrıs'a iadesi, Afik Grup, Caesar Project Kurucu Başkanı Simon Aykut'un Güney’de tutuklanması…

Bunları tesadüf olarak görmek, siyaseten kör olmak ile eşdeğerdir. Ersin Tatar’ın siyaseten kör olduğunu söyleyemem. Ama çevresi kör ve sağırlardan oluşuyor maalesef. Hepsi dostum, hepsi arkadaşım, hepsi kıymetlim. Ama bu konularda Cumhurbaşkanı Tatar’a yön veremedikleri de apaçık ortada.

Yurt içinde yapılan tüm operasyonlarda “iki kişi” bilgileri devlet ve hükümet yetkililerinden önce basına verdi. Basında “bazı isimler” bu bilgiler üzerine günlerce hükümeti ve Saray’ı dövdü.

“Sahtekâr” damgası vurulanların hepsi Saray’a yakın kişilerden oluşmuş olması da tesadüf değildi.

Kıbrıslı Türkleri Masaya oturtabilmek için içeride Saray’ın eli zayıflatıldı. Yetmedi, Kıbrıslı Türklere korku salmak için yurtdışında tutuklamalar başlıyor havası yaratıldı.

Bu ekonomiye direk zarar verecek bir hamle olarak değerlendirilirken yetmedi içte “Türkiye Baskısı” olarak sunulan Yabancılara Mal Satışını düzenleyen yasa geçirildi bir çırpıda.

Ekonomi, zaten enflasyon yüzünden sıkıntıdaydı. Şimdi inşaat ve üniversite sektörünün zayıflaması ile daha da zora girecek. Bunun aksini iddia eden varsa gelsin kaşıma.

Bu zor günler içinde son olarak Rumların Simon Aykut'u tutuklanması şu sonuçları doğuracak;

BİR: İnşaat sektörü biter ekonomi darbe alır

Tufan Erhürman Farkı Bu İşte! Tufan Erhürman Farkı Bu İşte!

İKİ: Türkler ve Rumlar arasında gerilim artar.

ÜÇ: İç siyasette toplumu da ikiye bölmek için bir uygulama

DÖRT: “Zaten ekonomi kötü, millet su yok, elektrik yok, enflasyon var, malları sattılar zengin oldular, oh iyi oldu diyecek.. “aha burada yaşanmaz anlaşma şart” dedirtmek için son derece iyi bir enstrüman

BEŞ: “Kimse mutlu değil, sorunlar çözülmüyor” algısı zirveye taşınacak.

 

Tüm bunlar Cumhurbaşkanlığına seçimlerine bir yıl kalmışken yaşanıyor olması tesadüf mü? Bir yandan Türk Devletleri ile yıllardır olmayan yakınlaşma sağlanırken diğer yanda içte bu sorunlar ile Halkın Saray’a bakışı zedelenmeye çalışılıyor olmasını sadece ben görmüyorum her halde.

Ersin Bey, entrikaları sadece BM’de arama. Esas entrikalar burnunun tam dibinde. 24 yıldır yanında yer alan birisi olarak söylüyorum. İyi bir temizlik şart. Hem Saray’da hem Hükümet kanadında, hem buraya ile ilgilenmesi gereken kanatta...