Son günlerde herkes ahlak, erdem ve adalet diyip duruyor…

Abone Ol

Son günlerde herkes ahlak, erdem ve adalet diyip duruyor…
Peki neden? Çünkü mesele artık kendilerine dokundu.
Dün başkasına yapılan haksızlıkta sessiz kalanlar,
bugün çıkarları sarsılınca konuşmaya başlıyor.

Oysa erdem, işimize geldiğinde hatırlanacak bir kelime değildir.
Adalet, sadece güçlüye uygulandığında adalet sayılmaz.

Bir de işin başka bir boyutu var…
Toplumun örf ve adetleri, eğlence adı altında
yavaş yavaş dejenere ediliyor.
Milli ve manevi değerlerimiz,
“sekülerleşiyoruz” bahanesiyle meşru gösteriliyor.

Ve gün geliyor;
bize ait olmayan yaşam biçimleri, kutlamalar, alışkanlıklar
genç nesilleri esir alıyor.
Sonra da ortaya çıkan karmaşanın telafisi olmuyor.

Asıl soru şu:
Günübirlik yaşamak için mi buradayız,
yoksa bir yere doğru sürükleniyor muyuz?

Herkes kendine sormalı:
Olmak istediğimiz değerlerin neresindeyiz?
Gerçekten biz miyiz?

Unutmayalım…
Değerlerimizi unuttuğumuz an,
biz de kayboluruz.

Bu yüzden;
kadın ticareti, kumar, tefecilik, insan kaçakçılığı,
artan alkollü ölümlü kazalar ve uyuşturucu kullanımı gibi
toplumu içten çürüten tehlikelere karşı
ciddi ve etkili önlemler alınmalıdır.
Yoksa yarın çok geç olabilir.

Salih TUĞAY