ÖZEL HABER/DİLAN GÖLBAŞI

Whatsapp Image 2025 01 28 At 17.50.23

‘’BİZ 4+1 DİYORUZ, ONLAR 5+1 DİYOR’’ 

Emekli Büyükelçi ve Eski Müzakereci Osman Ertuğ, ‘’ mart ayında planlanmış bir görüşme var. Biz ona 4+1 diyoruz. Karşı taraf ısrarla 5+1 demektedir. Bunun farkı nedir? toplantıya katılımla ilgili bir şeydir. Başlangıçta, toplantıya iki tarafın yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi olarak Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ve Yunanistan’ın katılması ama İngiltere’nin katılmamasını öngörülmüştü. İngiltere toplantıya katılmakta arzulu olduğunu söyleyince İngiltere’nin daha düşük bir düzeyde katılımı söz konusu oldu. Biz bunu 4+1 diye tanımlıyoruz. Güney Kıbrıs ısrarla İngiltere’yi istiyor. Çünkü, maalesef bunu üzülerek söylüyorum, İngiltere son zamanlarda çok Rum yanlısı ve tek Rum yanlısı bir tutum izliyor. Aslında en baştan beri! Söylemleri itibari ile öne çıkmadı. Biz artık kendilerine aynı gözle bakmamızı olanaksız hale getirdi. İngiltere’den tam bir katılımın olması sadece Rum tezlerine hizmet edeceğini düşünüyoruz. Biz espri de yapıyoruz...‘’ onlar 5+1 diyor, biz 4+1 diyoruz acaba 4.5+1 mi?’’ demek en doğrusu olur.’’ ifadelerini kullandı. 

‘’KIBRIS MESELESİ TIKANDI’’ 

Ertuğ, ‘’ Ben hep şunu söylüyorum. Kıbrıs meselesi baştan tıkandı. Baştan tıkalı olarak yaratıldı. Çözümlenmesin diye yaratıldı. Kimler tarafından olduğu da gayet bellidir. Birleşmiş Milletlerin 186 sayılı kararından dolayı tekrarlayıp durdu. 4 Mart 1964’de alınmış karardır ve bu karar adaya bir barış gücü gelmesini öngörüyordu. Nitekim bu gerçekleşti. Onunda ötesinde siyasi bir konuya girerek ‘’Kıbrıs Hükümetine’’ yani artık yıkılmış olan, (Kıbrıs Rum tarafının Kıbrıs Türk’üne karşı katliamlar uygulayıp bizi devletten atmasıyla yıkılan Kıbrıs Hükümetini) dolayısıyla Kıbrıs Cumhuriyeti'ni hala varmış gibi gösteren bir karardır bu. Kıbrıs Rum’unun gasp yoluyla tekeline geçmiş bir Cumhuriyettir. Bizimle herhangi bir uzlaşı ihtiyacı hissetmedi. Her şey ihtiyaçtan kaynaklanır. Böyle bir ihtiyaca bırakılmadılar. Dünya tarafından da bırakılmadı. Biz buna itiraz ettik. Ben hep Rahmetli Rauf Raif Denktaş’tan dinlemişimdir... ‘’ Ben hep o güvenlik konseyi toplantılarından ağlayarak çıktım.’’ O gün Kıbrıs meselesi denen olayın bir daha çözümlenemeyeceğini çünkü, bunu yaratan Kıbrıs Rum tarafına ENOSİS ve Yunanistan ile birleşme adına yaratılan bu meseleyi çözmek için hiçbir neden bırakılmadığını gördüm. Ölü doğmuş bir olaydan bahsediyoruz. Doğrudan tıkalı doğdu ve hiç kimseye sürpriz gelmemesi lazım. Kofi Annan’ın malum referandumlar dan sonra 28 Mayıs 2004’te verdiği raporun da ne dedi: ‘’sadece bir plan reddedilmedi, çözümün kendisi reddedildi’’ ve Rumlar tarafından çünkü; Kıbrıslı Türklerle yetki ve refah paylaşmak istemiyorlar bu kadar basit.’’ dedi.  

‘’ZİHNİYET DEĞİŞTİ Mİ? HAYIR. AYNI EOKA ZİHNİYETİ’’ 

Ertuğ, ‘’Zihniyet değişti mi? Hayır. Aynı EOKA zihniyeti, EOKA zihniyetini yücelten söylemler ve toplantılar yapılıyor. ENOSİS hala daha gündemde. Avrupa Birliği üyesi olarak hem Yunanistan hem de Güney Kıbrıs ENOSİS’İ gerçekleştirdi ama uluslararası arenada da iki Helen devletini canlı tutuluyor. Bu onların avantajınadır. Bir diğer taraftan Kıbrıs Türk’üne yapılanlara bakın: Kıbrıs Türk’üne karşı ambargolar, izolasyon tedbirleri, kısıtlamalar, sınır kapı açılımlarında da yaptıklarını görüyorsunuz. Bir de Silahlanmalar, ABD’yi, Fransa’yı, İngiltere zaten Güney Kıbrıs’ta ... Batı da ki büyük abilerini çağırarak Kıbrıs’ı Amerika üssü haline getirmeye çalışıyorlar. Bu silahlanma yarışının yapılmasının amacı nedir? Kendileri caydırıcılık diyebilir. Ve tabi ki bunun birtakım sonuçları olur.'' dedi. 

‘’RUM TARAFININ YAPTIĞI TEK ŞEY İMAJ OYUNUDUR’’ 

Ertuğ, ‘’Orta Doğu, ABD’nin radarında mı? Rum tarafının istediği kadar olmayabilir. Kafa karışıklıkları şundan kaynaklanıyor olabilir: ‘’Trump, ilgisiz mi kalacak?’’. Amerika’nın sürekli ilgisini çekmeye çalışılıyor. Güney’e kadar getirdiler ABD’yi...  Biden döneminde, demokratlar Rum ve Yunan lobisine çok daha yatkındı. Joe Biden’dan üzgünüm ama çok çektik. Türkiye Cumhuriyeti ile olan ilişkilerini Kıbrıs konusuna yansıttı. İngiliz yüksek komiserlerinin Rum yanlısı tavırları ve söylemleri olduğu kadar ABD Büyükelçileri de aynı şeyi yaparak Rum yanlısı tavırları sergiliyorlar. Her türlü denge unsurunu bir kenara bıraktılar. ABD, Rumlara silah ambargosunu kaldırıldı. Güney Kıbrıs’ı şımarttılar. Rum tarafının yaptığı sadece bir imaj oyunudur. Trump’ın, Orta Doğu genelde ilgisinde midir? Bilemiyorum ama önceliği değil bundan eminim. Önceliği değil ve olamaz. Çünkü, Sayın Trump, tehdit olarak kimi görüyor? Çin’i görüyor. Trump, pragmatik bir iş insanı olarak ortaya çıkıyor eğer öyle ise Trump, neden iki devletli uzlaşıya bu kadar uzak baksın. Bu da ayrı bir konu.’’ açıklamasında bulundu. 

En fazla yağış Beylerbeyi’nde kaydedildi En fazla yağış Beylerbeyi’nde kaydedildi

‘’BU DEVLET BİZİM BAŞIMIZDAKİ ŞEMSİYEDİR’’ 

Ertuğ, ‘’ Bu o kadar uzun bir mesele ki... Bu bir maraton ve Kıbrıs Türk tarafı olarak bu maraton da yorulma lüksüne sahip değiliz. Mağdur tarafız. 1974 yılında şükür ki, güvenliğimize, özgürlüğümüze, bağımsızlığımıza kavuştuk. Ancak hala bize ambargolar uygulayan, bize kısıtlamalar uygulayan bir tarafla karşı karşıyayız. Buna sessiz kalan bir dünya ile karşı karşıyayız. Yorulma lüksümüz yoktur. Çıkış yolları aramaya devam etmemiz lazımdır. Geleceğe kesinlikle ümitsizlikle bakmıyorum. Biz devletimizi kurduk. Her şeye rağmen bu devlet bizim başımızdaki şemsiyedir. Hepimizin güvencesidir. Bunun dışında tek güvencemiz de anavatan Türkiye Cumhuriyetidir. Bunlara dört elle sarılalım.’’ dedi.  

Whatsapp Image 2025 01 28 At 17.50.34