MİRAY İÇSEL
Tarihî ve doğal görünümüyle Kıbrıs'ın önemli bölgelerinden biri olan Karpaz'ın simgesi haline gelen eşekler bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin adeta yolunu kesiyor, kendini sevdirmeyi ve hatta karnını doyurmayı başarıyor.
Bu eşekler özellikle Dipkarpaz köyü ile Apostolos Andreas Manastırı arasındaki yol boyunca sıklıkla görülüyor.
Etrafta rahat bir şekilde gezinen bu eşeklere ''hür eşekler'' olarak da adlandırılıyor.
Adadaki eşeklerin iki türü bulunuyor. İri bedenli, koyu renkli ancak açık renk göbekli olan eşekler Avrupa kökenli eşekler oluyor. Diğer küçük ve gri tür ise Afrika cinsi olanlar.
Bu çok güzel gözlü çalışkan, sadık, güvenilir ve uysal hayvanlar Kuzey Kıbrıs’ta mutlak görülmesi gerekenler arasında.
Bu bölgeyi ziyaret eden turistler bu güzel hayvanları keçi boynuzu havuç veya ekmek ile besliyorlar. Cesur olanlar ise bu sevimli eşeklerle yakından fotoğraf çekilebilmeyi başarıyorlar.
Afrika yaban eşeği soyundan gelen Kıbrıs eşeği, M.Ö 4000 yılında evcilleştirilmiştir.Geleneksel olarak eşekler Karpaz bölgesinde tarım alanında ağaçları ve tahılları tarladan değirmene taşımada önemli rol oynamıştır.
Yıllar boyunca her ev mutlaka attan daha fazla yük taşıyabilen ve ayakları yere daha sağlam basan bir veya iki eşeğe sahipti. Ancak 1970’lerde eşeklerin yerini traktör ve kamyonlar almaya başladı ve bu çok orijinal hayvanlar yavaş yavaş kendi kaderlerine terkedildiler.
Kuzey Kıbrıs’taki tüm gezen eşekler toplanarak Karpaz bölgesindeki koruma Ulusal Park alanına sığındılar.

