1. Yatırımcı ülkesinde bir bankanın ikinci başkan yardımcısıydı ve o banka  Avrupa Birliği’nin yaptırım listesindeydi. 19 Mayıs 2015’te bakanlar kurulu kararı ile vatandaş yapıldı..
  2. Yatırımcı  özel bir şirkette müdürdü ve müdürlük yaptığı şirket Amerika Birleşik Devletleri’nin yaptırım listesindeydi. 21 Ağustos 2020 tarihinde bakanlar kurulu kararı ile vatandaş yapıldı.
  3. Yatırımcı petrol kaçakçılığı yapan bir şirketin yöneticisi, bir başka petrol kaçakçısı şirketin de yönetim kurulu üyesiydi. Ülkesi tarafından hakkında soruşturma yapılmış ama soruşturma tamamlanamamıştı. Kendisi ve şirketleri Amerika’nın ve Avrupa Birliği’nin yaptırım listesindeydi,  30 Temmuz 2021 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı,
  4. Müracaatçı bayan bir yatırımcının eşi olarak başvurdu, eşi ülkesinde iktidar partisinin üyesiydi kendisi de  kamuda da görev yapmıştı ama 2018’in mayıs ayında eşi bir üçüncü ülkenin milli savunma bakanlığı tarafından yaptırım listesine dahil edildi, ancak eşinin yaptırım listesinde olduğu dilekçe ile ilgili içişleri bakanlığı raporuna kaydedilmedi ve 12 Aralık 2018’de bakanlar kurulu  kararıyla vatandaş yapıldı.
  5. Yatırımcı şirket müdürü idi, ABD’nin El Kaide’yi finanse etmekle suçladığı bir kişi ile yakın işbirliği vardı, El Kaide liderlerinden birinin kardeşi de ayni şirkette müdür idi ve bu şirket faaliyetlerini  Irak’akadaar genişletmişti. Şirket yaptırım listesine alındı ama iç işleri bakanlığının raporuna müracaatçının yaptırım kapsamında olduğuna dair bilgi kaydedilmemişti, 22 Temmuz 2021 tarihinde bakanlar kurulu kararı ile vatandaş yapıldı.
  6. Yatırımcı siyasi sığınmacı idi. 2008’den 2012’ye ülkesinde bakanlık yapmıştı. 25 Temmuz 2019’da bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı.
  7. Yatırımcı bir AB ülkesi tarafından dolandırıcılık ve kara para aklama suçları ile ilgili olarak aranıyordu ve mali polis tarafından Kıbrıs’taki şüpheli banka işlemleri  nedeniyle takibe alınan bir şirketin yönetim kurulu üyesiydi, şirket Amerikan yetkililerince suç örgütü kurmak, kara para aklamak ve rüşvet vermekle suçlanan bir şahsa aitti. 13 Haziran 2016’da bakanlar kurulu kararı ile vatandaş yapıldı.
  8. İkinci bir vatandaşlığı daha olan ve isim değiştirmiş olan yatırımcı  hakkında yolsuzluklara karıştığı ve haksız kazanç elde ettiği ile ilgili yayınlar vardı. 19 Kasım 2014 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı.
  9. Şirket sahibi yatırımcı bayanın müracaatçı eşi 2014 yılında şirketinin vergi denetmenine yasadışılıkları raporuna dahil etmemesi için rüşvet teklif etmekle suçlandı, 2016 yılında mesele kapatıldı, suçlamalar geri çekildi, temiz sicil aldı, vatandaşlık başvurusu yaptıve  9 mart 2016 tarihinde bakanlar kurulu tarafından vatandaş yapıldı.
  10. Müracaatçı 1992-2010 yılları arasında  ülkesinde bakan, senatör ve gelişim komite üyesi olarak görev yapmış,ülkesinin silah alımları sırasında zimmetine  230 milyon Euro geçirdiğine dair suçlama yapılmış ancak dokunulmazlığı nedeniyle hakkında herhangi bir işlem yapılamamıştı. 28 Mayıs 2014 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı.
  11. Yatırımcı 1980’li yıllardan beri Kıbrıs’ta kalıyordu ve ülkesinde gizli örgüt üyesi olduğu, terör eylemlerinde yer aldığı, ülkeler arası silah sevkiyatı yaptığı, sık sık “işgal bölgeleri”ne (KKTC’ye) geçerek Kıbrıslı Türklerle işbirliği yaptığı ile ilgili bilgiler vardı. Ancak bu bilgiler kanıtlan/a/madı ve hakkında herhangi bir işlem yapılmadı. İçişleri bakanlığının ilgili müdürlüğü müracaatla ilgili raporunda yatırımcının Kıbrıs’ta ailesi ile birlikte kalmakta olmasını sebep gösterdi, ancak,  konu faaliyetlerinin 2002 öncesinde olduğu, 2002’den sonra herhangi bir faaliyetinin duyulmadığı zaten hakkındaki duyumların  da kanıtlı olmadığı gerekçesiyle hakkındaki duyum ve bilgileri  rapora dahil etmedi. Sonuçta 13 Haziran 2016 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı ancak denetimciler iç işleri bakanlığını bunu yapmaktaki amacının bakanlar kurulunun başvuruyu reddetmesini veya ilave soruşturma talep etmesini önlemek olduğuna hükmetti ve konuyu polise havale etti. (İsim ve ülke belirtilmiyor ancak muhtemelen PKK elebaşısı olsa gerek – O.Ş)
  12. Yatırımcı 2007 yılında uyuşturucu kaçakçılığı suçundan 5 yılı  suçun tekrarına bağlı ertelemeli 6 yıl hapse çarptırıldı. 1 yılını yattı ve çıktı,  Suçu ve cezası  zaman aşımına uğradığı(!) gerekçesiyle 7 Ekim 2015 tarihinde bakanlar kurulu kararıyla vatandaş yapıldı.

Xxx

Rum yönetiminin yatırımcılara verdiği altın pasaportlar ve yatırımcı adı altında yapılan vatandaşlıklar Güney Kıbrıs’ta tekrar gündemin ilk sıralarına yerleşti.

Rum basın haberlerine göre, yatırımcı adı altında Rum bakanlar Kurulu tarafından verilen altın pasaport ve  vatandaşlıkları incelemeye alan denetçiler  bazı vatandaşlıkları yeniden incelenmek üzere polise havale etti..

Gelişme üzerine Rum meclis denetleme kurulu da acil toplantıya çağrıldı.

Polise havale edilen vatandaşlık adedi  3, 5, 10, 20 değil, şu an itibarıyla 65 tanedir  ve denetimler sürdükçe bu rakam muhtemelen artacaktır..

Yukarıda detaylarını  aktardıklarımız,  bunlardan rasgele seçtiğimiz 12 adedidir ve bu detaylar Rum basınından aynen tercüme edilmiştir.

Dileyen bakıp görebilir. 

Kendimiz uydurmadık yani.

Basında isim ve ülke belirtilmekksizindetayları yer alan  diğer 53 adedi  de bu aktardıklarımızın benzeridir.

Hatta daha beter detay verilenler de var aralarında, ancak biz bu kadarla yetinelim.

Dileyen baksın diğerleri ile ilgili detayları okusun..

Bunları neden mi aktardık?

Söyleyelim..

Hani şu son günlerde polisimizin yürüttüğü kara para operasyonları üzerinden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni suçlu barınağı veya  kara para aklama cenneti gibi göstermeye çalışan içimizdeki “cirlavuklar” var ya?

İşte onlar görsün diye aktardık.

Hemen belirtelim ki yanlış anlaşılmasın..

Kesinlikle ülkemize yönelik  kara para aklama girişimlerini mazur gösterme gibi bir niyetimiz yok. 

Kara para aklama suçları ile veya ülkemizi mekân tutmaya çalışan suçlular ile elbette mücadele edeceğiz.

Ki yapıyoruz da nitekim..

Polisimizin yaptığı başarılı operasyonlar ortada…

Sınırdışı ettiklerimiz de malûm..

Operasyonlar da sürüyor, o da  malûm…

Şimdi….

Hal böyleyken  o“cirlavuklara”  sormak gerekmez mi?

Birkaç yasadışı girişim yüzünden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin adı  “suçlu barınağı” veya “kara para aklama cenneti” olmuşsa eğer…

Ve bunun sebebi de -size göre- “Türk ordusunun işgali altında olmamız” ise eğer…

Güya dünyaya açılabilmemizin, güya suç ve suçlulardan arınabilmemizin tek yolu olarak gördüğünüz ve bu sebeple Kıbrıs Türk Halkını birleştirmek için yırtındığınız Güney Kıbrıs’ın adı ne o zaman??..

Biz miyiz suçlu barınağı veya kara para aklama cenneti, yoksa Güney Kıbrıs mı??

Eee?

Kimmiş işgal altında olan?

Biz miyiz yoksa Güney Kıbrıs mı??

Maazallah başarılı olur ve bu halkı “birleştirirseniz” eğer suç ve suçlulardan arınacak mıyız yoksa gırtlağımıza kadar bataklığa mı batacağız??

Sizi gidi “cirlavuklar” sizii…

Hamiş:

Bilmeyenler için : “Cirlavuk”, böcekler içerisinde en yüksek desibelde ses çıkarmasıyla tanınan Ağustos Böceği’nin Kıbrıs Rum ağzındaki adıdır