Son günlerde Maliye Bakanı Alişan Şan ile ilgili bazı haberler birileri tarafından çarpıtılarak bazı medya organlarına servis ediliyor ve sanki de bir kusuru varmış gibi yıpratılmak isteniyor.

Peki neden?

Öncelikle Oşan ailesini yıllardır iyi tanırım. Bugünlere nasıl geldiklerini yıllar içerisinde hep birlikte şahit olduk. Anneleri, babaları ve kardeşi Ömer hep birlikte çalıştılar. İşlerine dört elle sarıldılar.

Aile bağları ve değer yargıları her şeyin üstünde tuttular. Alişan siyasete girmeye karar verdiğinde aile oturdu düşündü ve Alişan’ın siyasete girmesine karar verdiler.

Lefkoşa Sanayi bölgesinde bir atölyede başlayan iş serüvenleri bugün Oşan Grup olarak devam ediyor. Kaportadan boyaya, sigortadan yapım malzemelerine kadar değişik kollarda ailecek faaliyetlerine devam ediyorlar.

Öyle ki siyasete giren Alişan’ın yükü de diğer aile bireylerine kalmış durumda. Ailenin direği Osman Şan gündüz sanayide sonrasında da diğer işlerin başında. Keza Ömer’in durumu da farksız değil. Alişan’ın yokluğunda onun iş yükünü omuzlamaya çalışıyor.

Son günlerde kamuoyunda bazı gazetelerde yer alan haberler herkesten çok aileyi üzüyor. Çünkü olmayan şeyler ile aile yıpratılmaya çalışılıyor. Sırf ucuz siyaset uğruna.

Alişan önce vekil sonrada Maliye Bakanı oldu. İlk kez girdiği bu arenada da güzel işler yapıyor, eksik veya fazla. Burası siyaseten tartışmaya açıktır. Ama sırf yıpratılmak için ailesini ve olmayan şeyleri olmuş gibi gösterilmesi en çok kendisini üzüyor eminim ki.

Hastane yangını olduğunda hastaneye ilk koşanlardan birisiydi Alişan. Daha sigorta raporu bile ortaya çıkmadan hemen kolları sıvamış ve hastanenin yeniden inşa edilmesi için üzerlerine vazife olmayan işlere bile başlamışlardı. O dönem bizzat gidip çalışmaları yerinde görmüştüm.

Sadece yanan yerleri değil tüm hastaneyi baştan aşağıya boyayıp yenilediler. Yanan yerler ile ilgilide gereken ne varsa bir tamam yapıldı.

Bununla ilgili Sağlık Bakanlığından gerekli raporu temin edebilirsiniz.

Bugün gündeme gelen diğer konu ise Karpaz’da bir ambulansın yaptığı kaza. O ambulansta şoför koltuğunda oturan kişinin o koltukta oturmaması gerekiyordu. Yani şöyle anlatayım sigorta sizin hasarınızı karşılamak zorunda ama ehliyetiniz yoksa bu durum geçeri olmaz. Veya alkollü araç kullanırken kaza yaparsanız sigorta yine sizin hasarınızı karşılamaz.

Kurallar böyle.

Bir başka konu ise elektrik santrali ile ilgili. Oluşan hasarın sigorta tarafından ödenmesi. Daha bilirkişi raporu (arızaya ilişkin olarak) dün gelmiş.

Gereği ne ise yapılacak” diyor Osman Şan usta.

Kısacası ailenin yıllardır bu toplumda bir yeri var. Sırf şimdi aile bireylerinden bir tanesi siyasete girdi ve birilerinin nasırına bastı diye bu şekilde mesnetsiz iddialarla aileyi Alişan üzerinden karalamak vicdansızlıktır en basit tabirle.

Ha ben ailenin avukatı veya basın danışmanı değilim. İsteyen istediği belgeye ulaşabilir. Bu konuda yardımcıda olabilirim. Ama yapılanları bu aileyi yıllardır tanıyan birisi olarak beni de üzdüğünü söylemek istiyorum.

Aile değer yargıları bu denli bir aileye bu yapılanları tarihte affetmeyecek bende… Bilin istedim.

MESAJLAR:

Ünal ÜSTEL: Ankara’dan mutlu dönmüşsünüz. Özellikle ekonomik programın tıkır tıkır işlemesi hem sizin hem de Ankara’dakilerin yüzünü güldürmüş. Burada kabine değişikliği konusunda Ankara’dan istediğinizi aldık diye duyduk, hayırlısı.

Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Türk Teşkilatları Genel Sekreteri ile görüşmeniz gayet olumlu geçmiş. Kendisini KKTC’ye de davet etmişsiniz ve bu davetinize olumlu dönüş yapmış. Yakında KKTC’de bir açılışta birlikte olacakmışsınız.

Ahmet ERBAŞ: TBMM’de sizin kadar KKTC’yi gündem yapan başka bir milletvekili olmamıştır bugüne kadar her halde. Size ne kadar teşekkür etsek azdır. Kıbrıs Türkünün sesini duyurmaya devam öyleyse.

Hüseyin Çavuş KELLE: Son bir haftadır neredeyse her gece bir bölgede tüm bölge örgüt başkanlarına yemek verdiğinizi duyuyoruz. Hayırdır bu toplantılar neyin habercisi?

Alişan ŞAN OŞAN: Belli ki birileri sizden epey rahatsız olmuş. Öyle ki aslı astarı olmayan haberler ile hem sizi hem de o çok sevdiğiniz ailenizi yıpratmaya çalışıyorlar. Bunlara en güzel cevap daha çok üretmek daha çok çalışmak olmalıdır.

Atilla Sabri SAMUR: Gazimağusa’da geçen yağan aşırı yağmurlar sonrası oluşan sıkıntıların giderilmesi adına sizin ve personelinizin koyduğu emekler için bölgeden çok sayıda teşekkür mesajı aldık. İyi ki Sivil Savunma gibi bir teşkilatımız var.

Cafer GÜRCAFER: Ülkedeki grip salgını sonunda sizi de yakalamış diye duyduk. Neyse çok geçmiş olsun, bu arada Ankara’da konuşulan TOKİ işi için siz ne diyeceksiniz diye merak ediyoruz.

Talip SANCAR: Ayağınızdan bir operasyon geçirdiğinizi öğrendik, umarız en kısa sürede eski sağlığınıza yeniden kavuşursunuz, çok geçmiş olsun diyoruz. Allah şifa versin.

Akay DARBAZ: KKTC Muhtarlar Birliği olarak önümüzdeki günlerde genel kurula gideceğinizi duyduk. Bu konuda pek çok bölgeden size güçlü destek varmış. Ama siz siz olun seçimleri garanti görmeyin.

Hüseyin AMCAOĞLU: Gönyeli Belediye Başkanı olduktan sonra mali yapıyı görünce bir anda hayale uğramışsınız. Kasada para yokmuş. Alacak diye bırakılanlar ise yıllardır ödenmeyen alacaklarmış. Allah yardımcınız olsun.