Taşıyabileceğim kapasiteden fazla yük taşıyorum..

Yoruldum.

Çok yoruldum…

Denize karşı mehtabı seyrederdim de geçerdi yorgunluğum….

Göremiyorum artık…

Kenardan, köşeden bile göz kırpmıyor mehtap…

Boğuluyorum beton yığınıyla…

Hele ki, beni sevmeyen insanların, üzerime basa basa ilerlemeleri kahrediyor beni.

Para makinesi gibi görüyorlar beni…

Garip garip kelimeler geliyor kulaklarıma..

Hiçbirini anlayamıyorum…

Hepsi bana yabancı…

Taşımı, toprağımı, denizimi , havamı kullanıyorlar…

Üzgünüm…

Zehirleniyorum bir yandan…

Sahi bu kadar suç var mıydı benim üzerimde?

Bu kadar kızgınlık?

Kendi kendimizi yerdik burada da, şimdi kimler bizi yiyor?

Ah gökyüzü…

Benimle birlikte şahitsin ya her şeye…

Bir tek sende koca bir boşluk…

Ulaşamazlar sana…

Ulaşınca da biter zaten her şey…

Bittiğini algılayamadan, hiç bitmeyecekmiş gibi üzerimdeler…

Arttıkça artan, nefes alınamayacak şekilde…

Umarsız…

Sevgisiz…

Aidiyetsiz…