Bu kavgaya ne lüzüm var!

Ne gereği var sanki.

Tutturmuşuz et de et.

Yok böyle bir gereklilik.

Eşit protein miktarı mercimekte de var.

O zaman bu kavgayı durdurmak lazım.

Marifet protein değil mi!

Marifet et besinin içerikleri değil mi!

O zaman basın dişi mercimeğe.

Eti de unutun gitsin.

*****

Hiç mi işimiz gücümüz yok.

Bu kadar dert varken üstelik.

Kimliksiz, iki arada bir deredeyiz zaten.

Yolsuzluklar var.

Fakirlik var.

Göç var.

Azınlığa düşmüşüz bir de üstelik.

Bu kadar dert yetmez mi?

Bir de et ile mi uğraşalım?

Sanki başka işimiz yokmuş gibi.

*****

Bence artık yeter.

Bu kadar ilgi ve alaka yeter.

Dünyanın en pahalı etini yiyeceğiz.

Dünyanın en sıkışık ülkesinde.

Bir de şimdi canlı hayvan satılmayacakmış.

Yani?

Yani daha da pahalı olacak.

Ve et peşinde koşmaya devam mı edeceğiz.

Yok.

Çok usandık.

*****

Artık mercimek baş tacı.

Çorbası var, köftesi var, pilavı var.

Hade.

İş başına.

Mercimek in, et out.

Bundan sonra böyle.