Gündem o kadar hızlı deşiyor ki akşam yazmaya karar verdiğim konuyu sabaha kaleme alamıyorum. Zaten sosyal medya her şeyin içine ettiği gibi bu yazı yazma ve gündem belirleme olayının da içine etti. Öyle ki siz yazıyı yazana kadar bir satırlık bir paylaşım gündemi biranda değiştirebiliyor.

Bugün Türkiye’de yayınlanan Milliyet Gazetesinde ve Kıbrıs Türk Haber’de aynı konu manşetti. Rusya, KKTC’ye direk uçmaya hazırlanıyor.

Aslında bu konu çok uzun zamandır bir hazırlık vardı. Ama bizim kendi uyuzluğumuzdan kaynaklanan sebepler ile ayağımıza kadar gelen fırsatı deyim yerinde ise bir türlü gole çeviremedik, çevirmekte istemedik doğrusu.

Neyse bu konuda Türkiye’nin de girişimleri ile epey yol kat edildi, önümüzdeki günlerde seferlerin başlaması bekleniyor. Bazı teknik konular (direk uçuşlar BM kararlarına aykırı falan) halledildi.

İşin enteresan tarafı haberin duyulması ile birlikte bizde ki “solcular” adeta yas ilan edecekler ülkede. Oysa eskiden bizim “milliyetçi cephe “ Komünistler Moskova’ya diye slogan atardı. Şimdi günlük uçuşların başlaması ile bu gerçekleşebilir.

Ama yeni nesil solcular bu habere sevinecekleri yerine üzüntülerini paylaşıyorlar sosyal medya hesaplarında. Efendim olmazmış, BM izin vermezmiş falan da filanda.

Size bir şey daha söyleyeyim bu konuda o zaman, BİR değil İKİ ayrı firma şuan bu konuda hazırlıklarını tamamlamış durumdalar. Yani tek bir firma değil.

O yüzden konunun içinde olan birisi olarak söylüyorum, çok yakında Moskova’ya gidiyoruz.  Belki bizde Moskova’yı görünce solcu oluruz. Ama bu yeni solcular gibi değil, Bıyıklı Solcular gibi olmak isterim.

***

DP Kurultay ile kendine geldi

Hafta sonu seçimli olarak yapılan Demokrat Parti Kurultayı görülmeye değerdi doğrusu. Herkesin 1000 kişi katılır beklentisi 2 Bin 250 kişinin kurultaya gelmesi ile birlikte boşa çıkmış oldu.

Hep söylüyorum sağ partilerin kurultay heyecanı o partilerin seçim gücüne etki ediyor. Özellikle UBP’yi büyük kılan seçimlerden önce yaptığı çok adaylı ve çekişmeli kurultaylar.

DP iyi bir ivme yakalayabilir. Eğer yeniden başkan seçilen Fikri Ataoğlu, zamanının birazını partiye ayırır ve partiyi yeniden yapılandırmaya giderse DP ilerleyen seçimlerde seçimlerden daha güçlü çıkacaktır.

DP Genel Başkanlığına aday olan ve salonda coşkulu bir konuşma yapan Avukat Ali Tunçtaşlı’nın ise bence siyaset yolu yeni başlıyor. Hız kesmeden devam etmesini ümit ederim. Bana göre vaz geçmez ise ileride kendisine siyaset dünyamızda iyi bir yer edinebilir.