Ben…

Binlerce kelime yazan annen…

Nasıl anlatırım ki seni?

Nasıl söylerim seni, ne kadar çok sevdiğimi?

Mutlu ol oğlum…

Çok mutlu ol…

Sev kendini…

Her şeyi ve herkesi sev; ama önce, kendini sevmeyi hatırla…

Dünya her zaman iyi bir yer olmayabilir sana…

“Başaracağım” de…

Emin adımlarla yürü…

Korkma ağlamaktan…

Hüngür hüngür ağla gerekirse…

İnsan olmanın getirdiği o duyguları, hisset bedeninde…

Erkek ve kadına aynı ölçüde saygı duy…

Hepimizin insan olduğunu hep hatırla…

Kaba kuvvetin çözüm getirmeyeceğini hiç unutma…

Burdayım OĞLUM

Birlikte öğreneceğimiz ;sana öğreteceğim o kadar çok şey var ki…

365 gün önce burnuma gelen o kokun aydınlatsın Dünya’nın dört bir yanını…

Işıl ışıl parlasın ışığın yaşam serüveninde…

Sen, sen ol da, gelişsin insanlık ellerinde…

Gülüşün gökyüzüne yayılan bir gökkuşağı, sevincin sonsuzluktaki deniz olsun…

Senden önce ve senden sonra bir hayat varmış…

Senden sonra ne mi oldu?

Annen ve baban yeniden doğdu…

Kıymetlim…

Şükür sebebim…

Bal damlasın hayatından…

Çiçekler açsın dallarında…

Pamuk tenin değdiğinden beri yanağıma…

Ben ve baban hep yanındayız, sakın unutma!

Seni seviyoruz oğlum…

Bugün bu yazı sana..

 

18 Mart 2024

Oğlum Hüseyin’e….