Pahalılık KKTC’de hiç tuhaf olmadı.
Ama hiç bu kadar nahoş da olmadı.
Şimdiki pahalılık beklentisel üzerine.
İthalatçı döviz fırlar diye önlem alıyor.
Üretici elektrik, benzin zamlanır diye artırıyor.
İşveren asgari ücret artacak diye zam yapıyor.
Tüketici de bunları afiyetle yiyor.
Tabi bir de bunlar dışı olan var.
Fırsatçılar.
Açgözlüler.
Bir de onların yarattığı pahalılık var.
******
Toplamında durum belli zaten.
Hiçbir sabit gelir yeterli olmuyor.
Sürekli bir vazgeçiş var.
Yeni ayakkabı almayacaksın.
Dışarıda daha az vakit geçireceksin.
Araçla uzun yola mümkünse gitmeyeceksin.
Yıpranan eşyayı değişmeyeceksin.
Daha az et yiyeceksin.
Çocuğa daha az harçlık vereceksin.
Bu vazgeçişler ayağı yorgana göre uzatma değil.
Bunarın tümü hayat standardını düşürmek.
Yaşam kalitesini düşürmek.
******
Tabi ki bunlar normal üllkelerde olmaz.
Olsa olsa KKTC gibi yerlerde olur.
Oldu da zaten.
Devlet devletliğini farkında değil.
Devleti yönetenler yasaları bilmiyor.
Yasa uygulayıcılar görevini yapmıyor.
Bu işbilmezlik altında kalanın da boynu kopuyor.
Makarnanın ucuzu alınıyor.
Ekmeğin bile.
Görevini yapması gerekenler yapmıyor.
Denetimsizlik piyasa anarşisini tetikliyor.
Fırsatçılar köşe dönüyor.
Devlet ise dut yemiş bülbül gibi seyrediyor.
Yönetenler ise 3 maymunu oynuyor.
