Trafik akışının değişeceği iddia edildi.

Birileri hemen yaygarayı bastı.

Ortalık biraz çalkalandı.

Ama şimdi duruldu.

Bugün trafiğin hangi yönden olması gerektiğini yazmak gibi bir niyetim yok.

Üzerinde durmak istediğim konu, duyduğumuz her şeye hemen inanmamız ve raydan çıkmamızdır.

Son örnek belirleyici olmuştur ki, ülkemiz kamuoyu dağınık bir haldedir.

Bir zamanlar “dıştan gelecek algı operasyonlarına çok açık olduğumuza” ilişkin bir yazı kaleme almıştım.

Acayip geri dönüşler olmuştu.

Üzerinden neredeyse beş yıl geçti.

Aynı durum hala geçerli.

Birilerinin üzerimizde algı oyunları oynamasına hala izin veriyoruz.

Ve bunun da hala farkında değiliz.

Bu kadar kolay olmamalı.

Herşeyi elbette duyacağız, herşeyden elbette haberimiz olacak.

Ama önce sorgulayacağız.

Kendi içimizde konuyu enine boyuna tartışacağız.

Sonra dışarıya dahil edeceğiz.

Ama bunun için bilgiye ihtiyaç var.

Ve ne yazık ki çoğumuz bilgi sahibi olmadığımız konularda, iç yüzünü bilmeden konuşuyoruz.

Daha doğrusu atıp tutuyoruz.

Böyle olunca da gerçek gündem kayboluyor.

Ülkenin esas meseleleri yerine suni gündemlere takılıyoruz.

Daha doğrusu birileri bizi bu yöne sürüklüyor.

Kuzu kuzu da gidiyoruz.

Sonra da hiçbir sorun çözülmüyor, çözülemiyor.

Öyle kala kalıyoruz.

Sonra da “böyle devlet olmaz” yaygaraları başlıyor.

Hesap ortada.

Niyet belli.

Ortak olmamak lazım.

Kurban olmamak lazım.

Eğer gerçekten bu ülkenin artık kronikleşen sorunlarının çözülmesini istiyorsak artık değişmeliyiz.

Sorunun bir parçası olmak yerine çözümün paydaşı olmalıyız.

Her konuda bağırıp çağırıp, yaygarayı basanlara kulak asmadan, esas sorunların üzerine gitmeliyiz.

Şunu hiçbir zaman unutmayalım ki, temel sorunlar çözüldüğünde gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.

Bu ülkenin sağlık, eğitim, ulaşım ve diğer konulardaki sıkıntılarını aşabilmesi için mevcut yapısı yeterlidir.

Bugün başlasak bir yıl içerisinde herşey çok farklı olur.

Her duyduğuna inanmadan, konulara yargılayarak değil sorgulayarak yaklaşırsak başaramayacağımız şey yoktur..