Erkut Şahali hep konuşur.

Çünkü her konuyu bildiğini zanneder.

Asgari ücreti konuşur, turizmi konuşur.

Ha, teknik bilgisi nedir diye sorarsanız?

Sormayın derim.

Çünkü olduğunu hiç düşünmüyorum.

Haybeden konuşmalar.

Birileri belli ki goflamış “konuş ağa, çok iyi hatipsin” diye.

Şahali da abartarak kendini ansiklopedi sandı galiba.

Bir nevi bilgi dağarcığı mübarek.

Her konuda birikim ve deneyim dağlar gibi.

Sorsanız, İngiltere Başbakanını bile seçebilir..

Hani o denli, yüksek bir potansiyel.

******

Nitekim dün yine bu olağanüstü potansiyele şahit olduk.

Üniversitelerimiz hakkında konuşmuş.

Üniversitelerin ülke için cazibe olduğunu söylemiş.

Prestiji hak ettiklerini söylemiş.

Ama kalkmış üniversiteleri nasıl tanımlamış?

SEKTÖR demiş Üniversitelere.

E madem herşeyi biliyor bu zat, bilmeliydi ki, sektör başka şeyi anlatır.

Neyi anlatır?

Ekonomik faaliyet üreten ticari mekanizmaları anlatır.

Oysa ki küresel anlayışta Üniversite ne demek?

AKADEMİ demek, bilim demek.

Üniversiteye sektör demek bilgisizliğin dikalası.

Bilgisizliği geçtim, akademiyi bilmemek demek.

******

Ha, tabi bilmiyorsa öğrensin.

Elbette baksın okusun, öğrensin.

Öyle laf ebelikleri değil marifet.

Hatta Başkanına da bir sorsa küçük bir zahmetle.

Erhürman Hoca, ona kelli felli izah ederdi.

Bari rezil olmazdı.

Neyse bu Şahali’nin ilk potları, yanlışları değil.

Diline ket vurmadıkça devam edecek belli.

Bari Tufan Hoca “ma napan Şahali” desin.

Belki utanır da az biraz susar.

Yada konuşmak isterse de doğruyu öğrenir sonra konuşur.