Ne demek “karara saygı duymuyorum?” Yüksek Seçim Kurulu ki üyeleri yargıçlardan oluşuyor ve en başında da Yüksek Mahkeme Başkanımız Narin Şefik gibi çok kıymetli bir hukuk insanımız var.

Ve bir hukukçu olarak bu karara “saygı duymuyoruz” açıklaması yapabiliyorsunuz? Bu ülkede elimizde tutunabileceğimiz tek organ yargı kaldı.

Bürokrasi zaten siyasetin elinde, hangi parti hangi genel başkan iktidara geliyorsa onun istediği daha doğrusu onun yakınları bürokrat oluyor.

Polis atamaları komutanın elinde. Başbakan başka istiyor, Cumhurbaşkanı başka istiyor ama komutan sonunda dediğini yaptırıyor. Ve polisi komutan idare ediyor.

Ne tuhaf her seçim dönemi solun en basit vaadi olan Polisin Sivile Bağlanması çok uzun zamandır söylem olarak rafa kaldırıldı. Artık solcular bile bu konuda tek kelime edemiyor.

Torpil ile dönüyor memlekette her şey. İstihdamlar, atamalar, nakiller….

En basit bir dairede işiniz mi var? Hemen o dairenin bağlı bulunduğu bakanı arıyoruz.

Geçenlerde telefonum çaldı, birisi araç seyrüseferinde sıraya girmemek için bakanın numarasını istedi. Şaka gibi…

Şimdi hal böyle iken eski bir yargıç şimdilerde avukatlık yapan Tacan Reynar “ben bu kararı tanımam” diyor. Üstelik yanında yine hukukçu Mine Atlı ile birlikte.

Yarın birisi çıkıp;

“Benim davama Tacan Reynar bakmıştı ve bana şu kadar ceza verdi. Şimdi bu adamın hukuk bilgisi ortaya çıktı bana verdiği karar da doğru değildi” dese, kim buna cevap verebilecek?

Narin Hanım bu konuda ne diyecek?

Sevgili dostlar elbette niyetimiz kimseyi yermek veya politikacıların yaptığı gibi “ucuz siyaset peşinde koşmak” değildir. Daha öncede yazdım şahsen Tacan’ın bu yarışta olmamasına üzüldüm.

Ancak sırf yarış dışı kaldı diye elimizde tuttuğumuz tek değer olan Yargı’nın bu süreçte karalanmasına da gönlüm asla razı olmaz.

Hepimiz yargının verdiği karara saygı duymak durumundayız. Bugün Tacan “ben bu kararı tanımıyorum” derse yarın bir başkası da “evet bana kaza yaptım, adamı öldürdüm, bana bu kadar ceza kesitiler, ben de bu kararı tanımıyorum” demeyecek mi?

Hukukta olduğu gibi bu tür durumlar için bu söylem bir emsal teşkil etmeyecek mi?

Lütfen siyasi oyunlarınızın dışında tutun Yargıyı. Çünkü hepimizin tek güvendiği, tek temiz kalması gereken yer orası…