Kıbrıs konusu ile ilgili başımızı çevirip geçmişe dönüp baktığmızda Rum tarafının yıllarca fedarasyon masalı ile Kıbrıs Türkünü oyaladığı, her seferde masayı terk ettiği, enosis fikrinden asla vazgeçmediği her fırsat da Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını gasp ettiği , bizleri azınlık göstermeye çalıştığı bir tabloyu görüyorum.
Bunları tarih tarih sıralacak olursak
Crans mıntana 'da 2 tur yapılan görüşmelerde masayı terk eden Rumlar !!!
Halbuki " 1878 öncesi gerçek sahiplilik durumuna bakılırsa Kıbrıs'ın tek sahibi Türklerdir ,
Kıbrıs'ın açık denizlerinde de tek söz sahibi Türklerdir."
Buna rağmen rum ve Yunan ikilisinin Münhasır Ekonomik bölge imzalama hakkını kendilerinde gören yine Rumlar !!!
Annan planınında hayır diyen Rumlar !!!
Kıbrıs'ta Türk izlerini silmeye çalışarak medreseleri yok etmeye çalışan , camilere saldıran Rumlar !!!!
Her 20 Temmuz Barış ve Özgürlük bayramımızda bayrağmızı yakma terbiyesizliğini ve faşistliğini gösteren Rumlar !!!
Kapalı Maraş'ı bir hayalet şehre dönüştüren açılmasına izin vermeyen Rumlar !!!
Karma evlliliklerden doğan vatandaşlarımızın güneye geçmesine izin vermeyen Rumlar !!!!
Türkiyenin garantörlüğünü istemeyen ama Yunanistan'ın güdümünde olmaktan asla vazgeçmeyen Rumlar !!!
Türk askerinin çekilmesini isteyen ama diğer taraftan silahlanmaya devam eden Rumlar !!!
Haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklamalar yapan Rumlar!!!
Güney ve kuzey geçiş noktalarında Yeni Kapı açılmasına izin vermeyen Rumlar!!!
Güneyde 'Kıbrıs Yunandır' sloganları atan bir gençlik yetiştiren Rumlar !!! Türk düşmanlığı ile büyütülen bir nesil !!! tüm bunlar ortada dururken hangi federasyondan bahsediyorsunuz?
Kiminle federasyon kuracaksınız?
Onlarca kez Federasyonu RED eden ve her seferinde masayı terk eden Rumlardır.
Bu nedenle artık Kıbrıs Türkünü fedarasyon masalları ile kandırmak mümkün değil.
ŞİMDİ
Ortada tek bir gerçek vardır.
O da Cumhurbaşkanımız sayın Ersin Tatar'ın "iki egemen ve esit devletli" çözüm tezidir.
Ve sayın Cumhurbaşkanımız uluslararası platformda bu tezini anlattı ve anlatmaya da devam edecektir.
Anavatan Türkiye Cumhurbaşkanımız Kıbrıs'ın tanınması icin çağrısını yaptı. KKTC'miz de Türk Devletleri teşkilatına gözlemci üye oldu.
Yıllarca taviz bölgesi görülen yerlere ev yapmayan gençler, İki devletli çözüm tezinden sonra taviz bölgesi olan yerlere ev yapmaya başladı.
Bu vakitten sonra bir masaya oturulacaksa bu fedarasyon değildir, eşit şartlarda KKTC devleti de tanınacak ve iki taraf arasında iyi ilişkiler ve komuşuluk ilişkilerinin güçlenmesi konuşulmalıdır. Ticaret ve ekonomik işbirliği konuşulmalıdır sadece
Aksi takdirde şimdiki şartlarda Tanınmadan Kıbrıs Türkünün fedarasyon masasına geri dönmesi demek Kıbrıs da yıllarca vermiş olduğu varoluş mücadelisini kaybetmesi demektir. Çünkü Ruma büyük tavizler vermeden bir anlaşmaya varılamayacaktır
En doğrusu eşit şartlarda masaya oturmaktır. Bu da Cumhurbaşkanımız sayın Ersin Tatar ile mümkündür. Kıbrıs Türk halkı 5 yıl önce yukarıda saydığım nedenlerden dolayı Cumhurbaşkanımız sayın Ersin Tatar'a destek verdiği gibi yine aynı şekilde bu dönemde bir kez daha bu şansı verecektir, ve Devletimiz ve halkımız kazanacaktır. Bu nedenle Cumhurbaşkanımız sayın Ersin Tatar ile yola devam etmek en doğru karardır . Sayın Cumhurbaşbanımız Ersin Tatar 'ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesiyle
YAKIN GELECEKTE,
TANINMIŞ, EGEMEN BİR KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ olarak Devletimiz , Bayrağımız , millettimiz kazanacaktır
Eylem Dolmacı Nalcıoğlu
