Hükümetin bir süre önce açıklamış olduğu “İlk Evim Projesi”nin detayları da paylaşıldı.

İşin içine para ve hesap konuları girdi mi derhal uzman görüşüne başvururum.

Kafam bu işlere pek basmaz çünkü.

Yine öyle yaptım.

Detaylarla birlikte bir dostumun kapısını çaldım.

Ben daha sormadan o anlatmaya başladı.

Dedi ki, “kurun bu kadar yüksek, faizlerin de yükselme eğiliminde olduğu bir ortamda kişisel borçlanma olmaz”.

Kişisel borçlanma yerine devletin tam anlamıyla dahil olması gerektiğini söyledi.

Yani, tam manasıyla “sosyal konut” yapılması lazım.

Kişileri borçlandırıp, ellerine bir miktar para verip piyasaya salmak son derece yanlış ve sonrasında büyük felaketlere neden olabilecek bir uygulama.

Hükümet eğer gerçekten ihtiyaç sahibi gençleri ev sahibi yapmak istiyorsa elini taşın altına koymalıdır.

Şartları eşitlemelidir.

Daha önce de son derece başarılı bir şekilde hayat bulmuş olan sosyal konut projesini uygulamaya koymalıdır.

Yani, konutların yapılacağı yeri devlet bulacak, projeleri devlet hazırlayacak, ihaleye devlet çıkacak ve kimin hak sahibi olacağına da devlet karar verecek.

Hayata yeni atılmış gençlerimizi vahşi piyasa koşullarıyla baş başa bırakmak akıl almaz bir uygulamadır.

“al şu parayı ve git kendine bir ev al” demekle gençleri ev sahibi yapamazsınız.

Sadece piyasadaki kurtların iştahını daha da kabartırsınız.

Bugün hükümet çıkıp da “biz emlak piyasasına yüzde yüz hakimiz, kimseye bir şey olmaz” diyebiliyor mu..?

Diyebilse de, buna kaçımız inanır ki..

Olmadı, olmayacak ve hatta çok kötü olacak.

Kaş yapayım derken göz çıkarmak üzereyiz.

Bırakın ilk evinin sahibi olmayı, bir çok gencimiz bu uygulama nedeniyle kiracı bile olamayacaklar.

Gelecekleri kararacak.

Kağıt üzerinde kalem oynatarak gençlerin geleceğini ipotek altına almayalım.

Daha önce de olduğu gibi, devlet yapsın, gençlerimiz de devlete borçlansın.

Serbest piyasa hikayesine artık bir son verelim.

Faiz oranlarıyla biraz oynayıp makyaj yapmak sonucu değiştirmez.

Piyasadaki ev fiyatlarına baktığımızda, gençlerin alacakları paranın ev almaya yetmeyeceğini ve ekstra borçlanmak zorunda kalacaklarını görebilmek için uzman olmak gerekmez.

Markete gidip alış veriş yapan herkes bu ekonomik gerçeğin farkındadır.

Gençlerin önüne bir miktar para koyup “gerisi sana kalmış” demek kabul edilemez.

Yeniden söylüyorum, eğer gençlerin yuva sahibi olmalarını gerçekten istiyorsak bunu devlet eliyle yapalım.

Daha hayatının baharında olan gençlerimizi kurtlara yem etmenin kimseye bir faydası olmaz..