Her zaman olduğu gibi bilimsel veri ve dayanaklarıyla yazacağım,

Küçük bir internet araştırmasıyla,

Almanya İçişleri Bakanlığı 2022 raporuna göre, ülkede ruhsatlı silah sahiplerinin suç işleme oranı genel nüfus ortalamasının beş kat ALTINDADIR.

İsviçre Federal Polis (FedPol) 2021 verilerine göre, lisanslı (ruhsatlı) tabanca sahiplerinin işlediği ağır suç oranı binde birin altındadır.

Kişi Başına Dünyada En Çok Silah Ruhsatı Olan Ülke İsviçre’dir.

9 milyonluk İsviçre Nüfusunda Ruhsatlı Silah Sayısı 3,5 milyona yakındır yani her 3 kişiden birinde Ruhsatlı Silah Var olduğunu göstermektedir.

BU RAKAMLARA ASKERİ SİLAHLAR DAHİL DEĞİLDİR.

Avrupa Birliği Adalet ve İçişleri Komisyonu 2019 raporuna göre RUHSATLI SİLAH SAHİBİ OLAN VATANDAŞLARIN, “ADAM ÖLDÜRME” vakalarına karışma ihtimali, RUHSATSIZ SİLAH TAŞIYANLARA GÖRE 20 KAT DÜŞÜKTÜR.

Bu Bilimsel Verilere Göre, Ruhsatlı Tabanca Taşımanın veya Bulundurmanın “ADAM ÖLDÜRMEK İÇİN EN APTALCA YOL” olduğunu ispatlıyor.

Çünkü ruhsatlı bir silahla işlenen suçta, devletin kayıt sistemi anında faile ulaşmaktadır.

Yani "RASYONEL BİR SUÇLU İÇİN" ruhsatlı silahla cinayet işlemek tam anlamıyla intihardır.

Girne Belediye Sayın Başkanı Murat Şenkul’un yazısında kullandığı dil, hükümeti eleştirmekten çok halkımızı aşağılamaktadır.

Kıbrıs Türkünü “Orta Doğulu Katil Ruhlu Bazı Toplumlarla” özdeşleştiren bu bilinçaltı yaklaşımlar, sadece hatalı değil aynı zamanda hastalıklı bir ruh halinin dışavurumu gibi durmaktadır.

Yazılarda Kullanılan Dil Ne Bilimseldir Herhangi Bir Dayanağı Vardır, Ne De Akıl ve Mantık Süzgecinden Geçirilerek Yazılmıştır.

Sayın Murat Şenkul'a Hatırlatıyoruz,

Kıbrıs Türk halkı, varoluş mücadelesini şiddetle değil, direniş, dayanışma ve özgürlük arzusuyla yürütmüştür.

Bunun Öncülüğünüde TMT'nin Devamı Olan UBP Yapmıştır.

SAYIN ŞENKUL POPÜLİZM HAMASET YAPACAĞIM DERKEN, KIBRIS TÜRK HALKINA HAKARET ETMİŞTİR.

Halkımızı Trafikte Tartıştığı Kişiyi Çekip Vuran “KATİL RUHLU KİŞİLER” olarak göstermek, onurlu, vakur, saygılı ve hoşgörülü KIBRIS TÜRKÜNÜ hiçe saymaktır.

Ey Muhalif Siyasiler Silah Ruhsatı Tartışmasını Bal Gibi Çarpıtmaktasınız,

Sayın Şenkul’un yönlendirme ve dezenformasyon kokan yazısında ruhsatlı tabancalar, “ÇÖKÜŞÜN İTİRAFI” olarak sunuluyor.

Oysa bilimsel gerçekler ortadadır,

Ruhsatlı bireyler, en sıkı güvenlik taramasından geçmiş, psikolojik testleri aşmış ve sürekli devletin denetiminde olan kişilerdir.

Avrupa ülkeleri İsviçre, Almanya, Fransa, İtalya’da ruhsatlı bireylerin suç oranlarının toplum ortalamasının altında olduğunu teyit etmektedir.

Yani sorun ruhsat değil, RUHSATSIZLIKTIR.

Ruhsatlı tabanca taşımak, doğru şartlar sağlandığında bireysel güvenliğin meşru bir aracı ve hakkıdır.

Avrupanın medeni ülkelerinde ve bizde bu hak, denetim ve kayıt altında vatandaşlara tanınmaktadır.

ŞİMDİ GELELİM ZURNANIN ZIRT DEDİĞİ YERE MURAT EFENDİ, RUM TARAFINDA EVLERDE 85 BİN G-3 VE KALAŞNİKOF TÜFEK VAR HER EVDE TÜFEK BAŞINA 250 ADET FİŞEK BU DA TOPLAMDA 21 MİLYON FİŞEK DEMEKTİR.

BUNLAR SADECE YİVLİ TÜFEK SAYISI TABANCADAN BAHSETMİYORUM BİLE...

Ey Federasyoncu Tayfa KKTC'yi lağvettiğinizde, Rum'la Birleştiğinizde Hadi Onlarında Silah Ruhsatlarını İptal Edin...

Gelmiş Geçmiş En Büyük İcraat Hükümeti Olan Üstel Hükümetini Neresinden Eleştireceğini Şaşıranlar, Bilimsel Olmayan, Popülizm ve Hamaset Kokan Yazılarını Halkımızın Aklını Bulandırmak İçin Yazmasın. Saygılarımla.

Bu Konuyla İlgili Videolu Görselin Linkinide Bırakıyorum

https://youtu.be/bn3AF5LsM0g?si=QY9Q6wIFax46dED6